Saturday, April 4, 2009

-5.Gün: Saturday: almost

Nehir iyi başladı. M A Ş A L L A H.

Bu konuda Russell biliyor herhalde, 7.günde başlayacak demişti. Bugün iştahı düne göre az ama enerjisi hala iyi. Geceyi de rahat geçirdi. Ben Nehir'le erkenden yatınca, saat 1.30 gibi uyandım, gözlerim açık. Önce Hande ile "early saturday morning chat"i yaptık. Aklıma gelmişken, Handecim, Nehir seni soruyor...tez SKYPEde görüşelim.

Bu ara mesajdan sonra, dün yatmadan önce ise Özlem'le medikal sohbet ettik. Güzel bir noktayı belirtti. Eğer gelecek yıl gelmiş olsaydın, muhtemelen standart tedavinin bir parçası olmuş, Ch14.18 'i alacaktın ve hala üzerine yeni bir tedavi almak isteyecektin...

10 points.

Beni rahatlattı. Aşı ile birarada düşünebiliriz. İnşallah 3F8'i almamıza gerek kalmaz, hem ek para, hem de aslında Sloan'a giden çocukların durumlarından olsa gerek, biraz içimi kapatıyor oranın düşüncesi. Neyse bu irrasyonel düşüncelerle hareket etmeyeceğiz, zaten bakalım nasıl gelişecek.

Günü biraz odada, biraz dışarıda geçirdik. Bu kattaki koridor, yarım, yani 9. kat, tam bir kat, yürüyüş için uzun bir koridor (daire) var, burada eksikliğini hissediyoruz. Biraz da "pole"ile yürümek bize yorucu oluyor. Tubingler kısa ve sayıca fazla, aman gitti bilmemkaçparalık kemoterapi endişesi içerisinde rahat yürünmüyor. Biz de yatakta oyun oynuyor, kitap okuyoruz. Kuklalar da geldi hastaneye. Kız kuklanın adı Leyla.

Bugün Leyla ile de SKYPEde konuştuk. Arada giren hemşire ve doktor da Leyla ile konuştular, hoşuna gitti. Gerçekten hani biz çocukları bir türlü "adam" yerine koymayız ya, burada da tam aksi...her yerde hissediliyor. Leyla'yı daha zorlanıyor gibi hissettim, o da gelgitler yaşıyor sanki. Bu çok normal hali beni üzdü yine de. Geçen günkü, "boşa gitmese bari" lafını, ona "fedakarlık" kavramını, nasıl hepimizin, kardeşi için, onun da, fedakarlık yaptığımızı anlatmaya çalışırken söylemişti. Hatırladım sonradan. Nehir ise Leyla ekranda ne yaparsa taklit ediyor. Hem de saatler sonra, bir anda birşey yapıyor, "Leyla ne yaptı" diye de soruyor...hatırlamak bazen zor oluyor, just out of blue...Geçen gün tişörtünün yakasını ağzına alıyordu, biz de tutamadık kendimizi, maalesef, yapma dedik, bugün Nehir yeleğini ağzına götürdü, "Leyla ne yaptı" diyerek.

Öğleni uyumadan, uzun bir Barney izleyerek (hiç bitmeyecek sandım) geçirdikten sonra, akşamüzeri, koridordaki sallanan sandalyelerde piknik yaptık. Kabak çekirdeği, badem, hurma ve kayısı ile. Badem yedi. Maaesef, tüm "raw" yiyecekler, bağışıklık sistemi düşünce yasaklanacak. Bu birkaç gün vermeye çalışıyorum.

Arada, bana dönüp, "Bi şey sölicem, parka gidelim mi" veya "salıncaklara gidelim mi" dese de, hiç mızmızlanmıyor. Bugün yine dansettik. "yelo sabmarin, yelo sabmarin"...bir kere dinliyor ve aklında kalıyor. "Bizim çocuk bir harika yaw" sendromu!

Bu arada, komşu odada, bizi tanıyan kadın, "büyümüş" dedi. Aslında boyu çok uzamadı (tam anlayamadık bir türlü), ama geliştiği kesin. Başka bir hemşire de konuşması ne kadar gelişmiş görmeyeli dedi, yani Christmas'tan beri.

Akşam Nursen Teyze, yemeklerle yetişti...pilav ve yoğurt yedi. Hadi sormuş olayım diye, "Kavun yer misin" dedim...önünden zor aldık. "Diarrhea" beklentisi var zaten, korktum açıkçası. Ama öte yandan iştahla yediğini görünce de insan bırakmak istiyor. Çok severek yedi.

Nehircim, saat 20.30'da sızdı. Neyseki, temizliğini yapabildik. Ağız "rinse"ine bayağı bir itiraz ediyordu. Bir bakayım dedim tadına...haklıymış çocuk, çok minty.

Gece hemşiremiz geldi, Filipinli, çok şeker bir kadına benziyor, bizde çalan Bee Gees, Beatles, hepsini söylemeye başladı. Adı da "Aida"...Aaa dedim, benim çok sevdiğim bir arkadaşımın adı...Ama bu geceki PCA'den çok beklentim yok. Sormadı, konuyu dahi açmadı. Bakalım, nasıl olacak.

Neyse ben de Özlem'in merakını gidermek amaçlı, "are men necessary" e devam edeyim. Anlayacağız elbet. Gerçi...

3 comments:

  1. Zeynepcigim,
    Isler yavas yavas yoluna giriyor ne guzel. Nehircigim harika tolere ediyor, sen cok iyi gidiyorsun, bende o kadar iyi hissediyorum ki kendimi sana anlatamam. Cok kasmistim bu translant konusunda -en az ameliyat kadar-, ama onu da Nehir tereyagindan kil ceker gibi atlatmis ve beni hayretlere dusurmustu. Simdi de ayni sey oluyor. Gercekten de, bu bir annelik sendromu falan degil, bu kizin bir harika!

    Ha bu arada iyi ki yazdin, bizim toplantida da konu olmustu senin kitap, acaba bitti mi diye dusunmustuk. Sakin bizi de merakta birakma, gereklilik konusu cok onemli. Hadi bizi gectik de, geride iki kiz buyutuyoruz biliyorsun, bilelim ne diyecegimizi. En azindan "evladim su ana kadar aksini gormus olsan da, kitap der ki... diye baslariz konuya...

    Ben islerimi -arastirma projesi raporlarimi- bitirmeye calisiyorum, onun icin cok yorgunum, sizin haberleriniz de olmasa, bende alacagim bu aralar St Jonhs wort mudur neyse iste onlardan inan.

    Kendizine cok iyi bakin, opmemek zor da olsa benim icin yanaklarini oksayin guzel melegimin lutfen.

    Cok sevgiler,

    ReplyDelete
  2. Merhaba;
    Dünyanın en zor işi anne olmaktır.Yazılarınızı okudum uzun ve yorucu yolda meleğinizi yanında onun gücüne güç katıyorsunuz.Tanrının size bahşettiği bu annelik misyonunu layıkıyla yerine getirdiğiniz için sizi yürekten kucaklıyorum.İnanıyorum herşey güzel olacak,işler iyi gidecek.Bu uzun ve yorucu yolda size sabır,dayanma gücü ve extra enerji diliyorum.Dualarım sizlerle,Allah daima yardımcınız ve sizile olsun

    ReplyDelete
  3. Merhaba,

    Canim Nehir'cigim bu isi de basariyla goturuyor, helal ona!!!! Bir masallah da benden...

    Zeynep'cim, Nehir'in hayat boyu her isi rast gidecek. Iyi olacak hastanin doktor ayagina gelirmis. Bak geldi butun tedaviler ayagina Nehir'in. Simdi TCH'da basladi mi ch14.18'e is bitmis olacak. Vallahi Ozlem de yerden goge hakli soylediginde. Bir 10 points de benden.

    Simdi siz kari, koca butun endiseleri bir yana birakin ve Nehir'inizi rahatlatmak icin yarattiginiz harikalara devam edin!!! Nehir'in bu kadar harika olmasi sizin harikalar yaratmaniz sayesinde oluyor, goreve devam!!!!!! You are a very good team!!!!!!!

    Ben bugun ev temizligi ile ugrastim ama yarin ogleden sonra bilgisayar basinda olurum, Nehir'cigim ile sohbet ederiz biraz skype'de firsatiniz olursa....

    Hepinizi opuyorum.... Birbirinize iyi bakin!!!

    Dip not: Kitap daha yeni geldi. Eh artik bir overseas ucus daha farz oldu. Mecburen......

    ReplyDelete