Saturday, May 1, 2010

Başlıksız...

Böyle zamanlarda başlık koyamıyorum.

Çok da yazmak istemiyorum.

Bilgi:

Cuma sabahı "port" takıldı.

Cuma öğlen Nehir'in MRI sonuçlarında beyindeki kitlenin yeniden büyüdüğü görüldü. Başağrıları bu nedenleymiş.

Belki tamamı alınmadı diye düşünülüyor. Diğer ihtimal biraz düşük, zaten o bence daha kötü senaryo.

Bir kez daha ameliyat olacak.

Dün geceyi, (cuma) yoğun bakımın bir altı seviyede geçirdik. Verdikleri kortizon iyi geldi gibi ama çok ajite. Bugün kendini iyi hissetseydi, çıkacaktık. Ama kendi kalkmak istemedi.

Cuma günü ortaya çıkınca, ameliyatı yapacak doktorun programını beklemek zorunda kaldık. İyi olan, hem cerrah, hem nörolog, hem Dr. Kramer ayrı ayrı baktılar ve acil olmadığını düşünüyorlar. Salıyı bekleyeceğiz. Durumunda bir değişiklik olmazsa.

Ameliyatı yapacak doktor Istanbul'daki doktorla birlikte NYU'da "train" edilmiş, ahbapmış. Ne demeli bu işe! Ama bu doktor beyinde nöroblastom tümörü konusunda tecrübeli. Adını zorlana zorlana öğrendim. Dr. Souweidane (Lübnan asıllı). Sloan'ın değil NY Presbyterian hastanesinin doktoru. Salı günü "karşı"daki hastanede olacağız yani. Sonra yeniden buraya transfer edileceğiz.

Ne bileyim.

Bu da geçecek. Doktorada öğrendiğimiz bir şey, "persistence". Önemli bir özellik, yılmamak, sabretmek. Hem baba, hem ben bu işi yapacağız. Nehir'im zaten sınavdan geçmişti. Feride yazmış ya, umut ile umutsuzluğun ötesindeki yer. Orası "an".

Not: Herkese tek tek yazamıyorum, tüm iyi dileklerinize, yardım tekliflerinize teşekkür ediyorum.

Not: Bir yorumcu yazmıştı. Unutuyorum hep. Çocuklara sadaka verin diye. Aklıma düşmüştü. Sokaktaki çocuklara vermeyi de çok istemiyordum, sokakta bulunmaya devam etmelerine katkıda bulunmamak için. İşte, böyle düşünürken, son günlerde, işe gittim, odamdan alınacakları alıp, bakmak için. Trafik vardı, metroyla gittim. Dönüşte metro çıkışında, UNİCEF yardım topluyordu. Bir yıllık yardım yaptım.

Hadi ama!!!

5 comments:

  1. Biz hep hep buradayız ve Nehir'e kulak kesilmiş vaziyette, ağzımızdan düşürmediğimiz dualarımızla İYİ haberleri bekliyoruz.
    Şarkı da der ya; BU DA GEÇER!! geçecek!

    ReplyDelete
  2. selam nehir i ve sizi sürekli takip ediyorum.bilgilendirdiginiz icin tesekkürler,iyi düsünün iyi olsun hersey.dua larimiz sizinle,sevgi ve saygilar.

    ReplyDelete
  3. İyi haberler vereceksiniz, bekliyoruz dua ederek..

    ReplyDelete
  4. Zeynep Hanim merhaba,
    Sunu hic unutmayin" Her kisin sonu bahardir".Gececek bunlar, dualarim sizinle ve tum ihtiyaci olan cocuklarla.

    ReplyDelete
  5. Zeynep'cim,
    Istanbul'a donus oncesi son kontrol icin Children's Texas'a gittigimizde senin de yazilarinda bahsettigin o "ne yaptigini bilen" insanlarin verdigi guven duygusunu hissetmistim, simdi yine ayni duygular icindeyim ve orada olabildiginiz icin sukurler olsun diyorum en cok ... Nehir'in o kara gozlerinden fiskiran yasam sevgisi, o guzel enerjisi varya, herseyi halledecek ve elinde kucuk tiger bavulu ile ucak ucak diye sevincle geri donecek Istanbul'a ... guzel haberlerinizi bekliyor, ucunuzu de cok opuyorum.

    ReplyDelete