Friday, July 10, 2009

Gün 21

Sabah 9 gibi uyanarak ailemizin en uzun uyuma rekorunu kırdık. Bu durumda kahvaltı edip, toparlanıp, klinikteki randevumuza gittik. Klinik ana baba günüydü. Bu hafta "survivor"ların katıldığı bir kamp vardı, dönüşünde kontollerini yaptıran çocuklar vardı çoğunlukla. Gerçi buranın küçüklüğü nedeniyle kalabalık görünüyordu.

Yine bekleme odası yorunca beni, küçüklüğün yarattığı biraradalığın zorluğundan olduğunu anladım. TCH'in büyüklüğü nedeniyle daha kalabalık bile daha dağınık oluyor. Bunun zorluğu, örneğin bugün "port"una access için uyuşturma kremi sürdürmek istemeyen bir çocuğun çığlıkları karşısında, anlamaya çalışan Nehir'i rahatlatmaktı. Yani kendi acıları dışında başka çocukların da stresleri ulaşıyor.

Klinik çıkışında yemeğe gidip, RMH'ye gelişimiz iki buçuğu buldu. Nehir öğlenleri çok zor uyur oldu. Yine önce uyku taklidi yaptı, gözlerini kapatıp, "ho piş" yaparak. Sonra, bir babaya gideceğim, bir ablaya gideceğim, bir anneye gideceğim diye yatakları dolaştı. En sonunda hepimiz uyumuşuz. Saat 6'da uyandık!

Yine kısa bir market turundan sonra, su gibi ihtiyaçlarımızı alıp RMH'ye döndük. Dışarısı ya nı yor. Nem yok ama bana daha sıcak geliyor. Bugün internetle buluşmam akşamı buldu. Yorumlarınız için teşekkürler. Tatsız haberleri yazmayayım diyorum ama bu o çocuklara haksızlık, yani onları görmezden gelmiş hissederim. Ve ailelerinin yaşadıkları acıları. Ama bir yandan da şükrediyorum, bu çok doğal. "Survival" güdüsü.

Bu sabah kahvaltıdan sonra mutfağı toparlarken, baktım iş tezgahı kirli gibi, sileyim dedim. Derken aklıma Vietnamlı baba geldi. Tam karşımda gülümseyerek yemek yapışı canlandı gözümde. Bir keresinde ben silecekken, "ben yemek yapıyprum, sonra temizlerim, bırak-ın" demişti. Bugün onu anımsayarak tezgahı sildim, sonra da ocakları. O olsa böyle yapardı. Kendi kirletmiş, kirletmemiş bakmadan temizlerdi çünkü. "I am cooking for my son" diyordu. Bundan üç ay öncesine kadar hiç yemek yapmazmış, Mahmut söylemişti. Yalnız bir keresinde bir ördek miydi, şöyle bütün, onu getirmiş, bıçakla parçalamaya hazırlanıyordu ki, içimden bu mutfakta böyle yemekler pişmese diye düşündüm. Ertesi gün ise kurbağa...şaka.

RMH, Leyla'nın okuyup, Nehir'e otele gidiyoruz dediğimde beni düzelttiği gibi, "Hayır orası bir ev, a house that love built". Evet, RMH'de asayiş berkemal. Pazar gecesi hastaneye yatacağız. İyi haber, bugün Dr. Granger, IL-2 tek başına sorun çıkartmıyor, ilk hafta rahat geçer dedi. Nehir'in kendi kendine tekrarladığı gibi, inşallah, maşallah, inşallah, maşallah.

2 comments:

  1. Canim Zeynep'cim,

    Iki gundur moralsiz yazdiklarina biraz rotarli yorum yapmak istedim ama dun aksam okudumki sevgili Nurgun, Hande, Kadriye soylenebilecek herseyi soylemisler zaten ... tek dusundugum su ki, bu konuya oylesine baskoymussunuzki inaniyorum tek bir hucre bile elinizden kurtulmayacak; Nehir kendi yolunu ciziyor ve ileride herkes insallah "Kendi mucizesini yaratan kocaman kara gozler" olarak hatirlayacak onu ... Masallah cok iyi gidiyorsunuz !

    Bircok aile durumun getirdigi bezginlik ve geride kalan aylarin yipranmisligi ile gune baslamakta bile zorlanirdi kesin; ama sizi hayretle ve appreciation ile izliyorum, bulundugunuz bolgedeki sanat muzelerini bile atlamiyorsunuz ... sagliga kavusma mucadelesini is basa dusunce herkes verir de, hayata bu kadar bagli kalma, her sartta gunu zevkle yasama, hatta agiz tadini bile atlamama konusunda sizden ogrenecek cok seyimiz var ... Lafin gelisi degil, gercekten muthissiniz !! Masallah !!

    Orada kalabaliga karismadan sicak saatlerde iceride oyalanmak icin makas ve renkli elisi kagitlarinin oyalama gucunden faydalanabilirsiniz ... biz de bu sicak Istanbul yazinda oyle tutuyoruz Ege'yi iceride, ya makasla birseyler kesip resim defterine yapistiriyor, ya da play-doh sekiller yapiyor, oyalaniyor ... Henuz kesmeyi ogrenmemis cocuklar icin parmak sokulan yuvarlagi 4 tane olan, bir buyugun de cocukla birlikte ayni anda kesmesini saglayan makaslar var bizim yuvada, cok guzel ogretiyor ... belki oyle birsey bulabilirsiniz ogle uykusunu protesto eden Nehir'cigi eylemek icin ... Amerika'da hatirladigim supermarket boyunda craft store'lar var, Leyla da seviyor ya oyle isleri, sahane malzemeler bulunabiliyor calisacak ...

    Tum cocuklara bol saglik !! Diger ornekleri gormezden gelmeyin ama gucunuzu kirmasina izin vermeyin; kendinize ve birbirinize cooook iyi bakin. Sizi cok seviyoruz ve herseyin en iyisini diliyoruz !!

    Herkese selamlar !

    ReplyDelete
  2. Zennepcim, dun blogda soyle bir gecmise gittim, neler neler gecmis, ne tedaviler, ne bilinmeyen bekleyisler...Aman Tanrim dedim okuyunca, biz nerelerden bugunlere gelmisiz.

    Sukurler olsun bugunumuze, Nehir'in saglikli ve mutlu olusuna, senin dayanma gucunun biraz daha artmis olmasina, RMH'de yer bulmus olmaniza, Nehir'in genetik yapisina, Mahmut'un sizinle olmasina isleri paylasmasina, anneannenin Leyla'ya bakacak durumda olmasina, Leyla'nin varligina, Hande'nin dostluguna, TCH ye gidebilmenize, her seyin hep yolunda gitmis olmasina, Turkish team ve tum bloogerlara, vs. vs. vs....

    Insallah, masallah, insallah, masallah, her sey yoluna girecek, tunelin ucundaki isik o kadar buyuk ki artik...Hepimizin enerjileri "hepinize" aksin, Nehirimize saglik olarak donsun. Zeynep ve Mahmut -Zeynep sayesinde gercekten- bir tarih "yaziyorsunuz". Herkese isik, umut olacak bir tarih. Sizleri, tum ailenizi bir kez da sevgiyle kucakliyorum. Ne yazik ki hayranligimi anlatacak kelimeleri bulamiyorum. Birbirinize cok iyi bakin, hepiniz supersiniz...

    Nurgun

    ReplyDelete