Sunday, May 24, 2009

Ağrı

Nehir öğleden sonra yine bacağım ağrıyor dedi.

Ben Target'ta temizlik malzemesi alıyordum. Baba telefonda söyledi. Böyle anlarda yer altımdan kayıyor. Target ev arası bir dakika. Ben o bir dakikada düşündüm. Başka bir anlam bulmaya çalıştım.

Aynı yerde olma olasılığı az.

Temizdi.

Bu başka bir şey.

Nehir sağlıklı ve mutlu. Nehir sağlıklı ve mutlu.

Eve gelince "temizlik" yaptım.

Akşam ise buharda pişirdiğim patateslere yoğurt, peynir, brokoli sos yaptım. Çiğ. Yemekten sonra Nehir brokoli yemek istedi, çiğ.

Canım kızım, nar tanem nur tanem, bal tanem, Nehir'im sağlıklı ve mutlu.

8 comments:

  1. Baska ne diyecegimi bilemedigimden, ozlu sozlerle baslayayim istedim bugun. Bir kitapta diyordu ki; ''Zafer umudunu sonuna kadar muhafaza eden, komutanlarin karidir. Komutan, binde bir ihtimalle bile olsa savasi kaybedecegi fikrine kapilirsa maglup olur. Yenilmek gibi bir secenegi asla dusunmemelidir ki mucadele edebilsin''.

    Her ne kadar savas Nehir'imin ise de, sen onu yonetensin. Canim benim, hic dertlenme, unformed kaka da da boyle cok kotu olmustun-k. Eminim ,gene bir sey cikmayacak. Yorulmustur, Crocslari ayagina tam oldugundan sıkmıstır, o bacagim diyordur. Hem kendin soyledin ayni yerde olmaz diye.

    Inan bana benim de beynim agriyor sen boyle yazinca, bir pasiflora iceyim kalp carpintim gecsin, yoksa bugunu geciremeyecegim inan, ama gercekten inan:)

    Nehir saglikli ve mutlu. O basaracak. Ama sana dedigim iste buydu. En ufak bir seyde sen tekrar endiseleneceksin, yer ayaklarindan, bulutlar tependen kayacak. Sonra Hande'nin dedigi gibi bir sey cikmayinca da dunyanin en hafif insani olacaksin. Ama cok yorucu gunler var daha onunde. Tedavilerden degil, bu gitgellerden. Birbirinize cok iyi bakin. Siz iyiyseniz Nehir'in sansi % 100.

    Ne gun su test yahu? Bir an once olsak da kurtulsak olmuyor mu? Seni de soyle bir rahatlamis gorsek soyle bir guzel. Tek dilegim bu, su anda.


    Hadi bakalim, devir mutlu olma devri. ekonomi devri.Endiseye yer vermemem devri.

    Ne olur sende pilini idareli kullan. Nasil olursa, sarj ol, desarj ol!

    Nehircigim seni cok seviyoruz, saglikli ve mutlusun biliyoruz. Oyle kalacagina inancimiz da tam. Oyleyse kos, git op, minnosunu, saril boynuna, annecigim sen bir harikasin de. Sen olmasan ben bugunlere cok zor gelirdim de. Moral ver annecigine. Rahatlat onu.

    Hadi bakalim sira sende:)

    ReplyDelete
  2. Ah ah Arkadaslar,

    Nurgun'cum duygularima ses oldun, soz oldun. Agzina saglik..

    Cok zor Zeynep'cim bu endiselerle basa cikmak ama gercekten zoru basardiniz ve onunuzde onleyici tedavi ve sonrasi Turkiye, huzurlu gunler gelecek. Bu arada agri ile ilgili bir hatirlatma, Leyla'dan bilirsin cocuklar buyurken ozellikle kemikleri gelisirken bacaklari cok agri yapar. Demir hala arada bir soyluyor. Ozellikle sanki ince kemikli cocuklarda...Ben de bacaklarini yukari asagi sıkı sıkı ovalardim. Gonlunu ferah tut arkadasim. Simdi endise zamani degil savasma zamani...Haftasonu Demir ile Turkce odevi icin Pocohontas kitabi okuduk(ben bir kısmını) keske yanimda olsaydi ama aklimda kalani yazayim: Nehir'in tanimini yapiyordu... Babasi Pocohontas'in bir Nehir gibi sakin ve durgun olmasini istiyordu. O da icinden ama babacigim bir 'Nehir' aslinda durmadan akar, caglar, tasar hic bir zaman sakin durgun olmamistir ki' diyordu.. Iste bizim Nehir'imiz de durmadan akacak, tasacak her seyin ustesinden hep beraber geleceksiniz.
    Sevgiler.
    Gulnur

    ReplyDelete
  3. Canim Zeynep'cim, biliyorum icin icini yiyor, gelsin su scan zamani ve tescillensin bizim 'clean' istiyorsun. Cok haklisin. Gelecek.

    Ben daha ilkokula bile gitmezken, tum aile arabayla Karadeniz seyahatine cikmisiz. Neredeyiz bilmiyorum ama seyahat biraz ilerledikten sonra ben topallamaya baslamisim. Ortada dusme, burkma gibi bir neden olmadan. Babam 'ben Karadeniz'in ortasinda bu cocugu muayene edecek kimse bulamam' deyip, Istanbul'a donmus. Ben ise daha doktora bile gitmeden topallamaktan vaz gecmisim. Olan bizim Karadeniz seyahatine olmus. Cocuklarin ne zaman ne yapacaklari belli olmuyor. Tam da ifade edemiyorlar neler hissettiklerini. Mehmet'in uykusu cok agir degil. Sabahlari arkamizdaki camiden gelen ezan sesine uyanir bazen. Bu sabah yine uyandi saat 4.35'de ezan ile birlikte. Ranzada yatiyor, usenmiyor, oradan kalkip, yanima geliyor. Beni uyandiriyor, "basim donuyor" diye. 'Ezan okunurken huzursuz oluyor (iki cocugum da korkar ezan sesinden), benim yanima gelmek istiyor, uykulu uykulu yataktan hizlica kalkinca da basi donuyor.

    Yani diyecegim 'bacagim agriyor'un bir suru baska anlami olabilir. Cok yakinda 'clean' raporunu alacaksiniz. Aklina baska hic birsey getirme.

    Opuyorum. Birbirinize cok iyi bakin.

    ReplyDelete
  4. Sevgili Zeynep,

    Ben dış kapının mandalı iken bile senin bu yazdıklarını okuduğumda yüreğim acıyor, boğazıma koca koca yumruklar tıkanıyor. Senin başka türlü hissetmen elbette çok zor. Ama benim gibi dış kapı mandallarının size bir faydası olsun, kapının dışından nasıl "sizin gerçeğiniz" onu anlatayım. Buradan görünen gerçek şudur:

    NEHİR SAĞLIKLI VE MUTLU. ANNE VE BABASININ BİLGİ VE BECERİLERİYLE ONA SAĞLADIĞI MADDİ VE MANEVİ BÜTÜN OLANAKLARI EN İYİ ŞEKİLDE KULLANARAK TEDAVİYE EN İYİ ŞEKİLDE CEVAP VERDİ VE BU İLLETİ DEFETTİ. ŞİMDİ DAHA DA GÜÇLÜ OLMAK İÇİN YENİ BİR FIRSAT VAR ÖNÜNDE, ONA HAZIRLANIYOR. ANNESİ VE BABASI DA ÖYLE. ŞİMDİ TEK ODAKLARI NEHİR'İ DAHA DA GÜÇLÜ KILMAK...

    Bora 4 yaşında, doyunca "yoruluyor", kakası gelince "karnı ağrıyor", sıcak basıp başı terleyince "başı ağrıyor", yorulunca " ayağı acıyor".

    Nehir'cik öyle çok şeyi bir arada yaşıyor ki, bazı ağrıları olması buradan bakınca olası görünüyor, ama endişe ettirecek şekilde olası değil.

    İçinizi ferah tutun, sadece Nehir'in güçlenmesine odaklanın, çok yakında alacağınız harika haberlere odaklanın... Ha gayret, az kaldı...

    You are perfect parents!(ebeveyn demeyi hiç sevmem de!)

    Yeşim
    Dış kapının mandalı... :)

    ReplyDelete
  5. Sevgili Yeşim,

    "dış kapının mandalı" tanımlamasını kullanma lütfen. Hani zaten sen Hande'nin ablası olarak ailedensin, ama olmasaydın da tüm izleyenler, buraya yazıp, e-mail yazıp, moral veren, fikir veren herkes misafirimiz, yolculuk arkadaşımız...

    ReplyDelete
  6. İnanamıyorum, yazdığım 3. yazı da uzayın sonsuzluğunda kayboldu. Sinir krizinin eşiğindeki kadınlara yakın görüntümle,ne olduğunu anlamaya çalışırken,ev sakinlerinden sakin teknolojik bir açıklama geldi , ” balon olmuştur”. Ne olduğu umurumda değil,acaba bu teknolojik aletlerin bana bir garezi olabilir mi??? Valla anlamam, bundan sonra ben faturalarını internet üzerinden filan değil, bildiğiniz klasik usul, kuyrukta bekleyerek, sıradakilerle sosyalleşerek ödeyen gruba dahil olacağım, o kadar!!! Hem bu mailler ,word dosyaları falan filan da neymiş. Nerde o güzelim mektuplar, zarf yalamalar, pul yapıştırmalar. Yakında yarışmalarda sorulacak,”Pul nedir? “, 10000000000000 tl.lik uzmanlık sorusu. Neyse ,yine de sanal ortamın beni altetmesine izin vermeyeceğim, o yüzden 4. kez deniyorum ve bu sefer yollamayı başaracağıma eminim.
    Evet artık şu testler yapılsın,temiz sonuçlar bir an önce çıksın da ,aslında hepimizin emin olduğu ama doktor amcaların ve teyzelerin bir kez daha teyid etmeleriyle daha da rahatlayacağımız derin bir OHH çekelim.NEHİR SAĞLIKLI ve MUTLU, HEP DE ÖYLE KALACAK.
    Zeynep’ciğim, gerçekten de ne müthiş film değil mi?.My little sunshine’ı üçüncü izleyişimde bile gözlerimin yağmurunu durduramamıştım.Ailenin her bireyinin kendine ait patolojilerine, zaaflarına, tuhaflıklarına rağmen( belki de tam da bu yüzden) ), birbirlerini sevgiyle sıkıca sarmalayışları, sahiplenişleri ne denli etkileyici. İşte ailelerin gücü. Mükemmel olmak zorunda değiliz,iyi ki de değiliz, saçmalayabiliriz, hata yapabiliriz, ama sevgiyle ,yürekten yüreğe derin bağlarla ailelerin gerçekleştirebileceği mucizeler sayısız.Ne güzel, ne müthiş..
    Hafif şizofrenik, dağınık bir yazı oldu , affola. Ama sevgiyle yazıldı, tıpkı bu blog gibi. Kucaklıyorum, nergis

    ReplyDelete
  7. Nergis'cim,

    Nacizane bir oneri yazini bitirdikten sonra 'post' tusuna basmadan once tamamini secip 'copy' yap boylece sayfa hata da verse 'paste' tusuna bastiginda yazin tekrar cikacaktir. Ben yapiyorum uzun yazdigimda. Aklinda olsun:)

    Opuyorum.

    Gulnur

    ReplyDelete
  8. Zeynep'cim,
    Dogrusu ben de merak ettim ama sali diye hatirliyorum sanki scan gununu, dogru mu? Endiselerinin, endiselerimizin bosa cikacagini, alacagin "tertemiz" haberlerin ayaklarini yerden kesecegini diliyorum bir yandan dua ederek ... cocuklar konusunda sana akil verecek kadar deneyimli degilim, ben de gun gun ogreniyorum onlar buyurken ama bak cocuklari daha buyuk yasta olanlar hep ayni seyi soyluyor, 2 yas fiziksel durumlari cok net tarif edemeyecekleri bir yas; eminim yorgunlugunu oyle tarif ediyordur.

    Nehir Saglikli ve Mutlu !
    Nehir Saglikli ve Mutlu !
    Hersey cok guzel olacak !
    Mutluluklarinizla basedemeyip danismak ihtiyaci hissedeceginiz gunlere insallah !

    Guzel haberlerinizi bekliyorum canim arkadasim,

    PS: Internet Explorer can not open the ..... site seklinde bir mesajla cok sIk yazdigim comment'ler yokloluyor benim de ... bu sayfaya ozel bir durum mu, acaba Aydonat bu konuda birseyler yapabiliyor mu, yanlis hatirlamiyorsam o size yol gosteriyordu degil mi? Gulnur'un dedigi gibi copy-paste'le kurtariyorum cogunlukla yazdiklarimi ama o da heyecanla yazarken aklima gelmeyebiliyor arada ...

    ReplyDelete