Bu iş hızlı olmayacak.
Bir şekilde cuma günkü "travma" Nehir'i geri itti.
Bugünlerde çok konuşuyorum, Özlem'le, doktorlarla. Biraz anladım. Ama kolay olmadığını da gördüm.
Bu iş neden çözülmüyor diye, yani pleural effusion, yani akciğer dışındaki sıvı tutumu, Teksas'taki sevgili Dr Gottschalk'a yazmıştım. Onlardaki ilik nakli tecrübesinin işe yarayacağını düşünmüştüm. Nitekim, nadiren gördüklerini, tanımlanamayan bir damar sızıntısı, akciğer duvarında olabileceğini yazmıştı. "Nonspecific inflammation of the lining of the lungs". Bugün de telefon etti. Konuştuğu diğer transplant doktorunun da "feeling"i, Nehir'in tüm tedavilerinin sonucunda "vascular leakage" sorunu yaşadığı.
Hmmmm.
Çözüm: Zaman ve iyi bakım.
Zaman: Haftalar. Lar: bilmiyoruz.
Ama şu anda önümüzdeki önemli engel: Makinadan çıkması.
Şu anda makinanın desteğiyle soluyor. Bugün gün boyu ajite iken, akşamüzeri biraz rahatladı. Verdikleri yatıştırıcıyla oynadılar ve rahatlamış görünüyor.
Verdikleri sıvı, kortizon, albumin desteği ile damar içi "volume" un belli bir seviyede kalmasına çalışıyorlar. Yani sızıntıyı azaltmaya. Ama bir yandan yapmaları gereken vücuttaki fazla sıvıyı atma işinde geriden geliyorlar. Çünkü "lasix" tansiyon düşürücü etki yapıyor. Halbuki tansiyonu makinadaki basınç nedeniyle düşük, ve ilaçlarla yükseltiyorlar.
Umarım yukarıdaki paragraf doğrudur.
Anlayabildiğim kadarıyla basitçe böyle. Biraz daha detayı var. Ama birazını anladım. Anladıkça zor olduğunu , ince bir ayar gerektirdiğini de anladım. Bu noktaya gelmeden daha iyi manage edilseydi diye hayıflandım.
Ama yine önümüze bakacağız.
Yavaş yavaş. Anthony, paramedik, bugün yanımıza yeni bir hasta getirdi, nasıl diye baktı. "Baby steps" deyiverdi. Çok doğru.
Annem, herkesin merak ettiği üzere, bu kez (maşallah) hasta olmadan gelebiliyor. Nehir'i ilk gördüğünde şaşırdı, üzüldü ama biraz daha soğukkanlı artık. Tanseli Hanım uğradı. Hatta bugün taze hurma getirmiş, ilk kez yedim. Cengiz Amca geldi. Hilal'cim de, nereden nereye, sevgili ilkokul arkadaşım, İstanbul'da görüşememişken bugün RMH'ye kızlar için paket bırakmış. Nehir'i bekleyen pembe mi pembe, eteği ise alttan tütü destekli (doğru tabir nedir bilemedim), kabarık bir elbise var. Bugün söyledim Nehir'e, çorapla giyebileceğini ekledim.
Leyla bugün Cengiz Amca'lara gitti. Burada iken, onu gördüm göremedim dert ediyorum, hastaneye de gelsin istemedik, makinayken Nehir, hem de artık kamp bitti... Biraz şehir dışında ve ev ortamında olması iyi gelecek ona da eminim.
Minik pandanın (valla ben de Yeşim gibi önce koala sandıydım : ))) kurdelasına Nehir bayılacak! Nehir'i düşünen herkesi seviyorum!
sayfanız böyle bir hoş olmuş, umut,şevk,yenilenme,silkelenme hissi vaad eder gibi..ne güzel!!inşallah nehircikte yavaşta olsa(ki onun bu azmine hayran olmamak imkansız)düzelecek..dualarımız her daim sizinle zeynep hanım..
ReplyDeleteBizde sizi seviyoruz, her sey daha iyi olacak.
ReplyDeleteHer gün sabah ilk iş ve gün içerisinde sık sık bakıyorum blogunuza....Dualarım sizinle. Minik Nehir'i çok seviyor ve ona güç, kuvvet diliyorum. Allah O'nu size ve tüm sevdiklerine bağışlasın.
ReplyDeletecanım nehirciğimmmmm ve fedakar annesi ha gayret diyorum kucaklarımı öpücüklerimi sevgilerimi ve güzel enerjilerimi gönderiyorum...keşke imkanım olsa yanınızda olabilsem ama heran sayfaMızda sizinleyim...daima yüreğim new york da acil şifalar diliyorum.....:)))
ReplyDeleteAcaba "bunda da vardır bir hayır" diye düşünecek taraf var mı, bilemedim.
ReplyDeleteTüm gücümüz, tüm iyi niyetlerimiz, dileklerimiz Nehir için.
sevgiler, beklemedeyiz haliyle.
Merhaba Zeynep Hanım,
ReplyDeleteSizi aylardır buradan takip ediyorum. Sizi bir anne ve baba olarak ne kadar takdir ettiğimi anlatamam. Siz savaşçı, pes etmeyen ve güçlü bir yapıya sahipsiniz. Bu sayededir ki şu ana kadar çok zor şeyleri başardınız. Tedavi için en iyi yerlerden birinde olabilmek de bunlardan birisi. Ve inanıyorum ki sizin bu savaşcı, pes etmeyen ve güçlü yanlarınıza ait genler de fazlasıyla Nehir'e geçmiş. Minik meleğimiz Nehir bize her geçen gün ne büyük bir savaşcı olduğunu gösteriyor ve göstericek de. Tüm dualarımız Nehir ile. Artık küçük bir kız gördüğüm de aklıma direkt Nehir aklıma geliyor ve onun için dua ediyorum. Hatta ilginçtir bu gece tesadüfe bakın, ilk kez sahurda TV'de bir hocanın duasına denk geldim. Hoca her gün farklı amaç ile dua edermiş. Bu geceki dua şifa duasıydı, şifa dilediğiniz birini çin açın ellerinizi dediğinde ilk aklıma Nehir geldi. Nehir için açtım ellerimi. İnşaallah Allah'ın izniyle, sizin çabalarınız ile ve de dualarımız ile Nehir'imiz çok yakında eski sağlıklı günlerine geri dönecek. Biz de sabır ile bekleyeceğiz. Sevgilerimle.
Sevgili Zeynep Hanım,
ReplyDeleteDün akşam Nehir'i ve Beyazıt Ailesi'ni tanımayan 4 kadın, birbirimizden habersiz sitenizi takip ettiğimizi keşfettik, Nehir'den ve sizden konuştuk, Nehir için dualarımızı ve olumlu enerjilerimizi gönderdik. Tahminizin çok üstünde kişi hergün Nehir'i düşünüyor ve hemen iyileşmesini diliyor. Bütün çabalar yerini bulacak, Nehir sağlığına kavuşacak, herkes bunu hissediyor. Biliyoruz çok yoruldunuz, ama inanın az kaldı, mucizeler her zaman kapıda. Sevgiler
Pandalar harika olmuş, bayıldım. Nehirime uğur getirsin, şifa getirsin. Belki yavaş yavaş olacak, belki bebek adımları ile ilerlenecek ama olacak. Dualarımız hep sizinle...
ReplyDeleteSevgiler
Yavas yavas, "Baby Steps" ile de olsa iyi olacak, buna inaniyoruz tüm kalbimizle. Bu güne kadar cok yol katetti Nehir, zorluklari asti, bunu da asacak, yavas ama asacak. Zeynepcim, biraz tekrar olacak ama, herkesin dedigi gibi, dayan, güzel haberler ile geleceksiniz bloga. Dualarimizdasiniz, aklimizdasiniz, kalbimizdesiniz..
ReplyDeleteSevgiler,
Defne
nehiri sevenlerin sevgisi gerçektende kocamannnnn :))ona doğru akıyor sel olup iyilik olup şifa olup
ReplyDelete