Gece ateşi çıktı çıkmasına ama neyseki gece aradığım doktor sabahı bekleyebileceğimizi söyledi. Ben gece, Özlem'im iyi fikriyle saati kurarak, ateş kontrolü ve bez değiştirmeyle geçirdim. Ama aralarda uyudum.
Sabah kahvaltıdan sonra acile gittik. Şansımıza geçen sefer bizi gören nöbetçi doktor vardı, Dr. Mason. Kan değerleri düşmüş biraz ama ANC hala 0.5 sınırının üzerinde çıktı, 1.7. Dün 1.9 idi. İyi, bir saatlik antibiyotikten sonra, hadi tam çıkıyoruz derken, Dr. Mason, "Durun, Dr. Cheung, ateşi, çıkarsa "admit" edin demiş, e mailde" demez mi...başımdan aşağıya kaynar sular döküldü, çünkü Nehir'i de gidiyoruz, işimiz kısa diye çıkmaya hazırlamıştım. Dr. Cheung, malum olmayanlar için, 3F8 in babası, "top guy". Ben, "Neden olduğunu da öğrenelim ama" dedim, merak da ederek. Hızlı düşmesinden endişe ediyor imiş. "Ben sizi desteklerim ama konuşmam lazım, Dr Cheung bu" dedi. Ben de "Biliyorum" dedim.
Beklemeye başladım.
Nehir'in ise keyfi yerindeydi.
Sonunda Dr. Mason geldi, "Birkaç kez aradım, geri dönmedi, çıkabilirsiniz" deyince, "Çok teşekkürler" diye koşar adımlarla çıktım. Tam ana kapıya gidiyordum k, bizle ilgilenen hemşire, "Ne yapıyorsunuz?" dedi, koşarak. Ben bir an, Dr Cheung'e yakalandık sandım ama meğer Dr Mason hemşireye söylememiş...Offf, hapishaneden "masum" kaçma sahneleri gibi, sıvıştık!
Dışarıda çok güzeldi hava. Nem yoktu, ve ısı da 28ler gibiydi. Kuzeyden hafif bir esinti...Nehir arabada uyudu. Odaya gelince, Leyla ve anneanneyi alıp, Central Park Hayvanat Bahçesine gittik. Esas amaç, bu havada dışarıda dolaşmak idi. Kalabalıkta kapalı yerlere hiç girmeden, yürüyerek gidip geldik.
İçim rahatladı. Koca kemo haftasından sonra hiç değilse bugün Nehir dışarıda idi. İştahı bugün kapandı yine. İlaca rağmen. Sadece döndüğümüzde anneannenin domatesli köftelerinden yedi, üç tane.
Bugünlerde hastaneye yatmaya çok yakınız. Ama bunu da beklemek lazım, özellikle karboplatini aldıktan sonra. Zihnen hazırlanmalıyım. Nehir bugün "Hastaneden yoruldum" diyordu. "Ben de" dedim. Ama yapacak bir şey yok, yapacağız.
Zeynep hanım ve Nehiri, leylası...
ReplyDeleteHergün ilk işim makinamı açıp nehir nasıl annesi nasıl diye okuyorum her haberde sizinle meraklanıp internetten bakıp araştırıyorum acaba sizin bilmediğiniz bir şey bulurda size aktarabilir miyim diye... Ama ne hacet :)) Helal olsun size diplomasız doktor, diplomalı savaşçılar olmuşsunuz :))
Bazen fazlaca söze de gerek yok ama kendinize bir adım geriden şöyle bir bakabilseniz bizim sizlerde gördüklerimizi görebilseniz neler başardığınızı ve ne kadar başarılı olduğunuzu, ne kadar donanımlı, tedbirli ama bir o kadar özenli olduğunuzu ve en önemlisi bir aile olmanın ne kadar önemli olduğunu gösterdiğinizi işte o zaman bizim gözlerimizdeki kendinize söyleyecek ne çok şeyiniz olurdu ama kelimeler yetersiz kalırdı :))
Bilmenin ve aynı filmin tekrarını çeker gibi bir sonraki sahnenin detaylarına hakim olmak sizi bazen yoruyor ama siz o sahneleri çekerken ilkinde hep belirsizken şimdi her detaya hakim ve olasılıklıları bilip alinizdeki harita sayesinde daha hızlı ve kolay geçeceksiniz. Bu filmin sonu hep mutlu ve beraber yaşadılar olacak artık seyirciler sonu anladı bu savaşçılar bu muharebeyi alır :))
Sevgilerimle...
EbruT
Az kaldı Nehirim/iz, bu beden yeniden doğmak üzere.
ReplyDeleteAnneninki ise doğum sancısı yine.
Seni seviyoruz bebeğim, gücüne güç olacağız inan bize.
Hadi şimdi, az daha sabret tertemiz yüreğinle.
Merhaba Zeynep Hanim,
ReplyDeleteBiz New York'a 3 hafta evvel is sebebi ile tasindik. Sizlere yakin oturuyoruz. (1.av-80.sok.) Sizi hastanede ziyaret edip bir ihtiyacinizin olup olmadigini sormak istiyorum fakat bir yandanda rahatsiz etmekten cekiniyorum. Elimden gelen her turlu yardimi yapmaya calisirim. Buradan telefonumu vermek istemiyorum. Eger benden istediginiz herhangi bir sey (tum ictenligim ile soyluyorum elimden gelen herseyi yapmak isterim) varsa lutfen bana email atin ve size telefon numarami yollarim haberlesebiliriz.
sevgiler
evrim ozkan
evrimmol@hotmail.com
zeynep selam, simdi gordum twitter'da admit edildigini nehir'in. nasil durumu merak ettim. 11 agustos'da tr'ye gitmeden once sizi bir ziyaret etmek istiyorum. tabi senin icin uygunsa. mahmut da burda yokken butun bunlarin cok daha zor oldugunu tahmin edebiliyorum. ama cok iyi basa cikiyorsun. herhangi bir sekilde yardimci olabilirsem lutfen cekinme. her durumda sizi gitmeden bir kez daha gormeyi cok isterim. hastanede veya rmh'de. bana bildir. tel: 201-993-4186. e-mail: meltemp@gmail.com
ReplyDeleteKolayliklar diliyorum. Gorusmek uzere.
Meltem Paker