Monday, July 5, 2010

5 Temmuz: 9. GCSF

Gece benim için kesintisiz geçti. Aslında RMH'ye (eve yazıyordum az kalsın), gidince, ve yatınca kendi kendime, kelimenin tam anlamıyla ne yapacağımı şaşırdım. Kimsecikler yok. Nehir'in burnumun dibinde bana bakan yüzü yok.

Ama televizyonda "Grease" vardı. Olivia Newton John'un kabarık elbisesini, çocukluğumda nasıl izlediğimi, benzer pembe etek ve düz ayakkabılarım olduğunu anımsadım. Hani bir ara moda olmuştu, uçuk, bebek mavisi, pembesi...

Sonra da yeni kitaba başladım.

Ve uyudum.

Ve rüya gördüm...sevdiğim bir arkadaşımı (ona e posta ie anlattım zaten), yüzündeki ifade çok güzeldi, bana da iyi geldi. Sadece rüyanın bir yerinde güzel bie deniz vardı, biraz imrenerek bakıyordum, girmek için. Nehir'i Ege Deniz'ine götürmeyi çok istiyorum. Yani denize gitmeden yaz geçmez ki...geçermiş. Geçen yıl öğrenmiştik. Yok yok okyanuz değil, bizim denizimiz!

Gelin görün ki, dinlenmiş uyanmadım!

Sonra Bilge (Y.)'nin yazdıklarını okudum. Bugünlerde kan değerlerini merak edip, ben de taaa bir yıl önceki yazılarıma bakarken, ses tonumdaki farkı ben de görmüştüm. Zaten üzerimdeki ağırlıktan anlaşılıyor. Fiziksel olarak da, ruhen de yorgunum. Neyseki, diyorum, birkaç ay da olsa, ara verebilmişiz. Ben kendimi geçen şubatta toparlamış hissetmiştim, okula yeniden başlayınca, iyi hissetmeye başlamıştım. Hani şarjımız tam dolmadan fişten çekiliverdik!

İn-patient olmayı hele, unutmuşuz. Halbuki, 2008 Kasımdan 2009 Ekime, tedavinin çoğu hastanede yataraktı, ve bir hafta bize vız gelirdi. Ama bedeli var. Bedenlerimiz yorgun.

Bence, en iyi performansı Nehir gösteriyor. Yine çoculuğunun ve kişiliğinin verdiği güçle, ortama uyum sağlıyor. Bugün yeni iğneler takıldı, derken borusuz (yani serumsuz) gezme izni kopardık. Ben izin için konuşurken, bana "dışarı?" diye sordu yine. Tatlım. Sabırla bekliyor. Sonrasında borusuz olmanın tadını çıkarttı. Saat 11.00'den dörde kadar oyun odasındaydık. En son, oturmak isterken sandalyeyi ıskalayıp, başını vurdu dolabın kenarına hafif. Ben buz için hemşireyi bulunca, doktorlara söyleyeyim dedi. Bende jeton düştü, "Hafif çarptı, CT falan istemiyorum" dedim. Başım zonkluyordu neredeyse, güzel geçen bir günden sonra Nehir'i gereksiz radyasyona tabi tutup, bir de stres edeceğiz diye...şimdilik ses yok. Sanıyorum atlattık.

Katta çok az kişi var. Bugün tatil diye...Hastane de boş. Klinik kapalı. Ama geçen yıl hemen hemen tüm tatilleri hastanede geçirmiş bizler için 4 Temmuz'u atlamak olmazdı. Gerçi, TCH'te olsa, bu özel günde gelen gelene olurdu hastane eminim. Burası biraz durgun. Yine de palyaçolar buradaydı. Doğrusu tatil günü gelmiş olmaları çok hoşuma gitti. Aynı sirke bağlılar hepsi, "Apple's Circus" sanıyorum adları, çok şirinler gerçekten de.

E, hadi "gerilim" yazıyormuşum...Bugün WBC: 0.5!! Yeyyyyy!!!! Kı pır tı!!!

VeTatlıYorumcularaNot: Nurgüncüm, ne düşündüğümü yazayım, Mahmut'a dedimki, "Nurgün herhalde ya Kıbrıs'ta, ya da projesiyle uğraşıyor, yok ortada"...dün...tatlım, zora düştüm mü çıkıyorsun ortaya...bu yeter zaten. Ve hep arkamda, arkamızda olduğunu biliyorum.

Sevgili Bilge, ne güzel yazmışsın...bilirkişiden gelince, "iyisiniz" bir başka oluyor, teşekkür ederim, ederiz. Nurdan'cım, sevindik bak!!! Ve Hande'cim...senden ses çıkmadı mı, ah işte o zaman, hmmm diyorum, şehir dışında olmalı : ))

Beni toparlamakta üstünüze yok, teşekkür ederim!!!

11 comments:

  1. Sevgili Zeynep,
    Arkanda olmamak mümkün mü! Gıpta ettiğimiz bir aile dayanışması ve güç örneğisiniz. Yineliyorum: Çok benzer durumlarda ümidini yaşatamayan, gücünü besleyemeyen, birbirine destek olmayı başaramayan, ya pes eden ya da kopan aileler çok. Siz ise haklı yorgunluğunuza rağmen her zaman hep birlikte, yılmadan, vazgeçmeden, Nehir'in yanında ve onun için en iyi olanı yapıyorsunuz. Çok iyi, çok güzel ve çok başarılı yapıyorsunuz. Nehir'in bu kadar dayanıklı olması elbette çocukluğun saf gücü ve kişiliğine bağlı, peki nereden besleniyor? Sizin sürekli ve olumlu varlığınızdan. Nehir herşeyi geldiği, olduğu gibi yaşıyor ya, sanırım siz de (bu arada biz de) ondan biraz öğrendik. Leyla'dan da...

    Ben FAZLA kilolarımdan ve rehavetimden kurtulmak için bir spor programına başladım. Biraz askeri düzen. Sabah saat 0600-0700 arası acımasız bir idman. Henüz iki kez katıldım. İlk gün eve dönerken bacaklarımın titremesinden arabayı zor kullandım. Ardından iki gün bacaklarımın acısından neredeyse bagırarak hareket ettim. Ama pazartesi yine gittim. Yine zorlandım. Biliyorum ki iki hafta sonra zorlanmaya devam edeceğim muhtemelen ama artık acı olmayacak. Teşbihde hata olmaz ama demek istediğim şu: Gerçekten değerli bir hedefe ulaşmak için ne yazık ki sınırlarımızı zorlamak ve aşmak zorundayız. Bu yoruyor, bazen acı veriyor, bezen acısı biraz sürüyor ama tam "bittim, benden bu kadar" dediğimiz noktada "trainer" yanımıza çömelip, "hadi 5 kere daha" diyor ve tüm acıya rağmen kendimize şaşarak o 5 taneyi daha başarıyoruz, hatta bir 5 tane daha. Bir sonraki gün bambaşka bir egzersizi yaparken bunu hatırlayıp yine başarıyoruz. Gerçekten yorgun olduğumuzda takım arkadaşlarımızdan yardımla, destekle başarıyoruz, ama önemli olan kendimize, yapacağımıza, başaracağımıza olan inancımız, inadımız, direncimiz, "sebat"ımız.

    Kendinize inanın... Biz sizinle gurur duyuyoruz, siz de duyun...

    Nehir başarıyor... Sizinle... Ha gayret, az kaldı, 5 kere daha... Sonra hepsi geride kalacak...

    Aklımız, kalbimiz, dualarımız sizinle...

    Sevgilerimle
    Yeşim

    ReplyDelete
  2. Doğrusu beni siz toparlıyorsunuz. Okuyarak hissettiğim bu muazzam güç karşısında sadece dualarımla destek olmaya çalışmak çok az birşey olsa da...hiçbir şey yapamamaktan gene de iyidir diye devam ediyorum buna.
    Çok kısa zamanda daha da harika haberler vereceğine dair çok güçlü bir hissim var. Sabırsızlıkla bekliyorum.
    Güç ve enerji diliyorum.

    ReplyDelete
  3. Zeynep sen ne kadar yoruldum desen de, Nehir'e her baktığında sarj oluyorsun zaten. Mahmut Nehirin bir resmini yollamış. Bir cocuk, hem de hastane yatagında, bu kadar mı guzel guler yahu?

    Inan icim acildı o resmi gorunce. Bu bir mucize, boyle bir cocuga/cocuklara (Leyla da baska bir mucize ya, o ayrı) sahip olmak inan bir ayrıcalık (sayende). Her gun, her gun, Nehir seni sarj ediyordur sen fark etmesen de. Bence senin pilin hic bitmeyecek, O senin uydun, dolayısıyla Nehirinki de, ve dolayısıyla (uydu degilse de murit olabilirim) benimki de hic bitmeyecek...

    Siz harika, seçilmiş insanlarsınız, "yapacak bir sey yok" gorev tamamlanana kadar, belki biraz sıkıntı, ama boylesi buyuk bir sıkıntı da bu kadar mı anlamlı cekilir, yasanır be kardesim?

    Nesin sen be Zeynepcim?

    ReplyDelete
  4. Zeynepcigim oncelikle en buyuk dilegim, uyurken ve uyanıkken seni gulumseten tum ruyalarının gerceklesmesi...

    Uzun zamandir comment yazmaya hazirlanip kelimeler bogazimda dugumleniyordu. Sonra kızmaya basladim kendime, insan dualarini isteklerini yuksek sesle soylemezse, Allah nereden bilip de gerceklestirecek.

    Nurgune katılıyorum. Hep guclu olun, Nehir gucunu sizden alıyor/alacak derdim. Ama Nehirim o kadar guclu ki bir gulumsemesi ile baktigi herkese guc katiyor/herkesi sarj ediyor.
    O minik elleriyle yuzunu bir oksamasi yeter bile sarj olmaya...

    Kan degerleri de yukselecek merak etmeyin. Gec olsun, guc olmasin. Bugun biraz kipirdar degerler, yarin hizlanarak yukselir hic endise etmeyin. Linear bir artis olacagini zannetmiyorum. Bir tetiklendimi, gerisi gelir.

    Birbirinize ve Nehirime iyi bakin. Allah hep boyle gulumsemeler nasip etsin Nehirime.

    Zeynep the Hala

    ReplyDelete
  5. Sevgili Zeynom ama karım değil gelin zeyno :)

    Bir fotoğraf ile hepimizin yüzüne nasıl gülücükler geldi, belki bazılarımızın gözleri onu görmenin verdiği sevinç ile doldu, ama emin ol sadece verdiğiniz en ufak güzel bir haber bile burada ki yüzlerce insanı fazlası ile mutlu ediyor...

    Bu bloğda ki senin sadık yakın dostların, akrabaların hepsi müthiş insanlar ! Hepsine bende çok teşekkür ederim, bizlerin yanında olduğu için...

    Buraya yorum yapmak isteyip ne yazacağına karar veremeden yazdığı birkaç cümleyi de alelacele silen ve sonra ellerini havaya kaldırıp o güzel yavruyu bize bağışlaması için dua eden yüzler var evet yüzlerce insan...

    Bu kadar insan bu kadar güzel yürek ve sizler gibi müthiş bir aile bu işe baş koymuş iken, biz Nehirim ile daha çok top oynarız buna adım gibi eminim..

    Moralinizi yüksek tutun dememe gerek yok çünkü Nehir bunu hem sizin için hem de hepimiz için o gülen yüzü ile zaten yapıyor...

    Tüm kalbimiz dualarımız ve yapabileceğimiz herşey sizler ile..

    Her zaman şansınız bol, güzel melekler de sevgili Nehirimin omuzlarında olsun...

    Sizleri Seviyoruz..

    Aydo...Huysuz Damat :)

    ReplyDelete
  6. Ruyada denize bakmak, hayatta cok istedigin bir emeline yaklasmak olarak yorumlanir:) Hayir olsun insallah:)

    A.

    ReplyDelete
  7. Değerler çıkıyor:))
    yeeeeay!!!

    Let's go fly a kite
    Up to the highest height!!!
    Up to the atmosphere
    Up where the air is clear..
    oh let's gooo
    fly a kite:))))
    yada böyle bişeydi:))
    yasemin

    ReplyDelete
  8. Sizi seviyorum!!! Nasıl da döküldüler ağacın üzerinden : )) Teşekkür ederim. Teşekkür ederiz. Kalbiniz hep böyle sıcak, sağlıcakla kalın!

    ReplyDelete
  9. zeynep hanım,
    yorgunluğunuzu çok iyi anlıyor ve hissediyorum.Ama nehirin gülen güzel yüzüne bakın ve iyi olun.çünkü o güzel gülen yüzler annelerinin enerji kaynakları . nehiri sevgiyle kucaklıyorum.
    selamlar

    ReplyDelete
  10. ben de su birkac satiri paylasmak istiyorum, beni hep yureklendirir bu cumleler ve tum zorluklarimda icimden tekrarlarim... sevgiler kucaklar..

    I'm sticking with you
    'Cos I'm made out of glue
    Anything that you might do
    I'm gonna do too

    You held up a stage coach in the rain
    And I'm doing the same
    Saw you're hanging from a tree
    And I made believe it was me

    I'm sticking with you
    'Cos I'm made out of glue
    Anything that you might do
    I'm gonna do too

    People going to the stratosphere
    Soldiers fighting with the cong?

    But with you by my side I can do anything
    When we swing
    We hang past right or wrong

    I'll do anything for you
    Anything you want me too
    I'll do anything for you
    Oohoh I'm sticking with you

    ReplyDelete
  11. Sehir disindan geldimmmmmmmm. Ve kagni hizinda da olsa istedigimiz yonde kipirdanmaya baslayan degerler icin kaldiriyorum kadehimi :) Sen de al kocani karsina Zeynep'cim, koyun bardaklariniza 'berry juice'larinizi ve kaldirin kadehlerinizi artan degerlere. Moraller yerine gelsin. Nehir'im size, siz Nehir'ime guc veriyorsunuz bu kesinlikle dogru. Biz ucundan birazcik ittirebiliyorsak ne harika....

    Birbirinize cok iyi bakin...

    ReplyDelete