Monday, March 30, 2009

Çığlık


Yarına az kaldı. Çığlık atmak istiyorum. Üzerimde fırtına öncesi "numbness" var. Tuhaf, Hande'cim inşallah, inşallah, inşallah senin dedigin gibi olur, ve denk gelmiş oluruz. Her şekilde neuroblastoma için bir ışık yandı ufukta. Esas problem olan, ilk tedavi sonrası geri gelme işini çözerlerse, %80 cevap veren çocukları kurtarabilirler.

NB'de bir sıçrama bu. Hani ben demiştim ya, "Bir çözüm bulamamışsınız" diye. İşte.

Mesele, ironi. Bizim Amerika'da kalma çabamız tam da bu yüzden iken, yeni tedavilere yakın olmak yani. Ve tedaviyi burada olarak, genelde "eligible" olma kaygısıyken, şimdi...Bakalım ama işe yarayacak mı.

Neyse Leyla buradayken başlayan ağlama nöbetlerim, geçmeyince, bugün son kararım St John's Wort aldım. Üç tane diyor, ben bir tane alacağım. Ama önümüzdeki bir ay işe yarar belki. Dip beni bulmadan. Mahmut'un da yiyeceğine karıştırsam diyorum, Nehir'inkiler gibi.

Nehir bugün ne yaptı: Sabah kısa bir klinik turu. Ciğer röntgeni çekildi...çığlık çığlığa, ve iki kez! Kıpırdadı diye!!...Ahhhhh, boşuna yediği ışınlara çok üzülüyorum.

Sonra, kısa bir parktan sonra, yemek yedik, ve eve gelip uyudu-lar...baba-kız. Samet ve Parla'yı görmek iyi geldi bana, gerçi ciddi bir numbness içindeyim. Derken Nehir uyandı, Samet'lere gösteri yapacağım derken, kafayı çarpınca duvara, bağlantımız kesildi. Merak etmeyin, bir şey yok. Baba da uyanınca sonunda, Whole Foods'a gidildi...Ve eve gelindi. Baba paketleri alıp, balığı yapadururken, biz de bisikletle (Özlemcim Nehir çok sevdi), arkadaki büyük bahçeye gittik. Artık, saat 7 olmuştu, döndük.

Balık pişmeye yakındı. Baba biraz geç başlamış çalışmaya. Ama beklediğimize değdi. Dedenin tarifi gelişmiş, çok juicy, çok lezzetliydi. Nehir de afiyetle yedi.

Ben Nehir'e bakıp bakıp ağlamak istiyorum. Sevgim taşıyor. Bir de Leyla'mı duyuyorum telefonda. Ondan da çok ayrı kaldık. Ben çocuğumu yatılı okula yollamam, üniversiteyi de TR'de okur derken bakın şu işe.

Tamam önemli olana odaklanmalıyım. Nehir sağlıklı ve mutlu. Yarın Russell bize iyi birşeyler söylesin.

8 comments:

  1. Ben bu kadar aglarken senin kendi aglamani sorgulaman ya da aglamamaya calisman cok sacma olur...

    Aglamak bence kalbindeki, beynindeki, omuzlarindaki yuku disari atmaktir...bence kari koca aglama sessionlari yapin arada...
    aglamak bir zayiflik degil guc gostermekdir...

    Herseyin sanki bir order icindeymis gibi ilerlemesi acaba kaderin cilvesi mi yoksa en basindan beri soyledigimiz "sirasiyla hersey hallolacak once sunu bir halledelim" sozleri mi...bilemiyorum ama Allah'in bu konuda yaninizda oldugunu hissediyorum...

    Gecenlerde yazdigin gibi para isleri ile Nehir bu kadar iyiyken ugrasmak ve herseyin basinda ugrasmak zorunda kalmamak bile iyi...

    Evet hersey sirasiyla geliyor ve size konsantrasyon imkani sagliyor. O yuzden hic merak etmeyin bu konuda da eger Nehirim icin hayirlisi ise eligible olacak ve siz bu konuda yine en dogru karari vereceksiniz.

    Yarin hersey yolunda baslayacak...Nehirim bunun da ustesinden gelecektir...

    Hepinizi opuyorum...

    ReplyDelete
  2. Nehir, biz büyüklerden daha dayanıklı;buna inanın. Anne baba olarak sizi Lorenzo'nun anne babasına benzettim. O olayda Lorenzo daha şanssızdı. Ailesi tedavi imkanlarını kendileri yaratmıştı. Tıptaki gelişmeler Nehir'e yararlı oluyor, inanın. "Lorenzo'nun Yağı" gibi "Nehir'in Mucizesi" neden olmasın? Kalpten inanıyorum buna.

    Yeter ki sizin gücünüz eksilmesin.

    Zeynep kardeşim, ağlayın,içinizde kalmasın. Her sabah bir bardak su içerken dua edin. "Bu suyla birlikte tüm sıkıntılar da akıp gitsin "diye. Benzer bir durumu ben böyle atlatmıştım.

    Bugün, güzel haberler alıyorsunuz. İstanbul'dan sevgiler. Dualarım sizinle.

    ReplyDelete
  3. Zeynep çok salakca bir yorum yapayım ...ufak bir önerim var evde var mı bilmiyorum ama basit bir koşu bandı veya cross trainer aleti üzerinde 20 dk cık da olsa sabahları çıkıp ciddi bir şekilde stresini atsan mı acaba...spor insan vucuduna manyak şeyler gönderiyor..Düşüncelerin bu sürede dağılıyor uyumak yerine bu tarz bir hareketlilik farklı şeyle hissettirebilir mi acaba ...

    biliyorum şu an sadece saçmalama aydo diyorsun ama ufak nacizane bir öneri ...benim ne kadar açık sözlü olduğumu bilirsin :)

    Yarın içinde kocamannnnnn şanslar çok ama çok ..

    Sevgiler

    Aydo

    ReplyDelete
  4. Zeynep'cim ve Mahmut'cum ve de en onemlisi Nehir'cim,

    Bugun Russell'in agzindan bal damlayacak. Hersey istediginiz gibi sonuclanacak. Tum cabalariniz, gayretleriniz ise yarayacak ve Nehir'cigim icin en iyi tedavi ne ise, mumkun olacak.

    Haberlerinizi bekliyoruz... Birbirinize cok iyi bakin...

    ReplyDelete
  5. Zeynep'cim, canim arkadasim,

    Keske aglama istegi yaratan durumlar olmasaydi ama var ve bunlarla cok iyi mucadele ediyorsunuz. Zeynep'in dedigine ek ve sen de bunu terapi donemlerinden biliyorsun, kendini birakmak, aglamak, hatta dibe vurmak, yeniden cikisa gecip guclenmek icin en guzel yolu acar. Ayni yari depresif durumlarda uzun sure kalmak ise tabii ki ruhsal ama ayni zamanda fiziksel problemlere de sebep olur. Icini bize dokuyor olman zaten bir arac, ve bunu en guzel sekliyle yaparak hem kendin rahatliyor, hem bizi bilgilendiriyorsun ama aglamak icin bahane yarat icinden geliyorsa ... gecenlerde anlattim mi bilmiyorum ama son aylarda icimde birikmis ciddi bir bunalim duygusu ile kalbimde korkunc bir agirlik hissediyordum; bunun sonu iyi degil derken bir gece Selin uyumamak icin direnir, benim kollarim onu canimin acisindan tasiyamazken oyle bir aglamaya basladim ki cocuk korktu sustu ve ben terapi mi, spor mu, yoga mi falan derken icimdeki butun sIkIntidan kurtuldum, simdi onumu daha rahat gorebiliyorum.

    Spor konusunda da Aydonat'a katiliyorum, ayirabilecek zamanin varsa mutlaka ya salona, ya sokaga cik ve biraz nefes nefese kal. Biraz da terlemis olursan yepyeni bir enerji ve detox sonrasi gibi bir ruh hali icinde eve doneceginden %100 eminim. Ve bunu haftada en az 3-4 kez yapmaya calis, zaten vucudun ve beynin isteyecek zamanla ... Bunlari Nehir'den kacis olarak gorme, aksine onun mucadelesine destek olabilmek icin guclenme seanslari olarak gor bence.

    Hadi bakalim, Russell neler soyleyecek, merakla bekliyoruz. Nehir'cigim o kocaman, muhtesem gozlerini dikerse iyi gitmeyecek hicbirsey dusunemiyorum.

    Hersey iyi olacak !!
    NEHIR SAGLIKLI VE MUTLU !!

    ReplyDelete
  6. Bence ilaci almakta gec bile kaldin! Yani cok iyi yapmissin, ben olsam hergun kutulari devirmistim bile. Mahmut'un yemegine katma fikrine de sonuna kadar katiliyorum, o da saglam gibi gorunse de eminim icinde firtinalar kopuyordur. Yada O spor yapsin...

    Leyla'nin uzakta olmasi cok iyi, orada cok yipranirdi, seni ve Nehir'i o durumda gorunce. Sende onu gereksiz kirabilirdin ve sonra iki kati uzulurdun. Onun durumu sizinle kiyaslandiginda cok rahat bence, sadece seni ozluyordur o kadar, ama eminim bir dedigi iki edilmiyordur. Sen onu kafan takma, genc bir annenin olmasi ve zaten Leyla'nin onlara cok aliskin olmasi buyuk nimet. Onun duzeni cok da degismedi tabiki, eh gerisi de su asamada minor onemde...

    Oyle haklisin ki Nehir' e bakinca surekli aglamak istemekte. Ne yazik ki, elinden tek gelen bu su anda, sende bari onu eksiksiz yap ve rahatla...Nehir' de iyi gelir senin rahatlaman. Tabi kucukcuk evde uc kisi, yapacak bir is yok, havalar sicak, baska bir suru neden vardir eminim ama, ne olur Leyla' ya verdigin pozitif genini calistir. Bardagin dolu taraflarini gor...Her seyin zamanlamasi cok iyi gidiyor, radyoterapi de bitti. Saka gibi, burada insanlara anlatiyordum, 5 kemo, bir ameliyat, sonra radyoterapi,...sonra da ilik nakli ve asilama diye. Ilik nakli bana uzay kadar uzak geliyordu, simdi o asamaya geldik bile...Ve hani senin dedigin "suna bir care bulamadiniz.." lafi bu 4 ay icindeki calismalarla tarihe gomuldu bile...Senin orada gecirecegin kalan 7 ayda neler bulunacak kimbilir?

    Simdi suna buna yogunlas falanda diyemeyecegim, olacak olan olur. Senin kafanin da alamayacaği aratirmalar vardir eminim. Doktoruna guvenmekten baska yapacak bir sey yok! Eligiblesin veya degilsin, sonucta Nehir iyilesecek. Nerden biliyorsun baska bir yerlerde baska arastirmalarin iki gun sonra su yuzune cikmayacagini...

    Sen kendine iyi bak, Mahmut'la birbirinize iyi bakin, Nehir icin yapilabileceklerin en iyisini yapiyorsunuz, bundan sonrasi icin de, aksi seyler dusunmek gereksiz...

    Ama bu inis cikislar cok normal, unformed kaka gorunce nasil kotu olmustun hatirliyor musun? ve bizim bilmedigimiz nicelerinde...

    Nehir'in yarinki haberleri de cok guzel olacak, ve guzel yuzun gene gulecek. Ama once beynini biraz yavaslat...Bence ilaca devam...

    Nehir saglikli ve mutlu ve buyuk bir basariya imza atmak uzere. Ey tarih bunu yazmaya hazir ol!!!

    ReplyDelete
  7. Tum kalbimle herseyin yolunda gitmesini diliyorum. Sevgiler, Nese.

    ReplyDelete
  8. Zeynep'ciğim,

    Hergün sizleri takip etsem de bir süredir sessizlik içindeyim. Mutlu haberlerde mutlu olup, böyle zor aşamalarda ise ne diyeyeceğini bilememe ruh halim yazmamı da engelleyip durdu. Yazdıklarını tekrar tekrar okuyorum, benim anlamakta bile zorlandığım alternatif tedavi, gelişmeler falan derken senin bunlarla nasıl başa çıktığını düşündükçe de aklım karışıp duruyor. St John's worth işini iyi yapmışsın, bazen stress overdose olduğunda bu tür ilaçlar toparlanmaya yardım ediyor. Ağlamak ise rahatlatır diye düşünüyorum yoksa içinde büyüyüp daha beter sıkıntı hissi yaratır. Bu blogdaki çoğunluk büyük bir olasılıkla bir şekilde kendini dipte hissetme durumunu yaşamıştır; bir dönem ben de kötü bir zamanımda televizyondaki en ucubik türk filmelerinde, hani Ediz Hun, Hülya Koçyiğitli olanlarda bile hıkçırıklarla ağlamaya başladığımda doktor arkadaşımın tavsiyesi ile hafif sayılan bir ilaca başlamıştım ki toparlanmama bayağı katkısı olmuştu. Ağla demek istemiyorum ama ağlamak rahatlatıyorsa ağla lütfen...

    Spor konusuna gelince Aydonat'a katılıyorum, endorfin, serotonin vs. salgılamaya yarıyor olduğu söylenir ama beni spor yapma fikri bile stresse soktuğundan çukulata ile serotonin salgılama yoluna gitmişimdir genellikle. Sonucunda, geçici mutlu fakat obez olup daha mutsuz olmayı başarmış olduğumu da unutma...Bunu yazınca, bir öğlen Kantin'de buluştuğumuzda beni diyetisyene gitmem konusunda nasıl ikna ettiğini hatırlıyorum, sağol arkadaşım sayende normal boyutlara yaklaştım şimdi:) Neyse, sen kendin için en doğrusuna karar verirsin, şimdiye kadar kendin ve sevdiklerin için verdiğin tüm doğru ve zamanında kararları düşünürsek.

    Biraz da Istanbul'dan haber; Perşembe Hande ile buluşacağız, o anlatacak biz dinleyeceğiz, böylece sana biraz daha yaklaşacağız. Üstelik hep birlikteyken Nehir için sağlık ve mutluluk dileyeceğiz :)

    Yarın ve Perşembe herşey yolunda gidecek, tıpkı Nehir'ciğin ekimden beri herşeyi yendiği gibi, hep beraber bu aşamayı da başarı ile geçeceksiniz ve uzaktaki bizler de Nehir sağlıklı ve mutlu olduğu için mutlu olacağız.

    Çok öpücükler ve sevgiler
    Ayda

    ReplyDelete