Saturday, January 3, 2009

Feeding Squirrels (the Original)

Bu sabah geçen gün gittiğimiz yeni parka gittik. Hava herhalde, 20 küsur dereceydi. Sıcaktı çok. Burada yazı geçirmek zorunda kalmayıp, kuzeye, Seda'lara çıkabiliriz inşallah. 

Nehir yine oradan oraya, "van, tu, fo, tri" sayarak dolaştı.

Bu öğlenki raw felafel eeh oldu. Nehir biraz yedi neyseki. Sabahki (muz-tahin) smothie ve felafel üzerine yaptığımız (nar-elma) da olmadı. Tadına bile bakmayı reddetti. Bilemiyorum. Akşamüzeri bademlerini ve akşam da balığını güzel yedi.

Öğleden sonra yine Hermann Park'a gittik. 15 dakika park yeri aradıktan sonra, artık pes ederken bir araba çıktı. Nehir bu kez ağaçların arasında, yere düşmüş yaprakları çıtırdatmayı sevdi...Mahmut bir banka oturdu, biz yapralarla, düşmüş dallar, kozalaklarla oynadık. Derken, sincapları besleyen bir kadın, genç kadın, Nehir'i görünce, yanına çağırdı. Gittik. Çantası, ceviz, yer fıstığı, ve "acorn" dolu idi. Nehir'e ve bana sincap nasıl beslenir öğretti! Nehir'im, tam üç tane sincabı eliyle besledi...yere oturup, elini yerden uzatıp gelmelerini beklerken, ses çıkarmadan, yiyeceği gösteriyordu. İnsan local lardan çok şey öğreniyor. Çok tatlı bir kızdı. 

Sonra yürüyüşe devam ettik, ben Mahmut'a, "Geç olacak oyun parkına gitmeden dönelim" derken, nehir babasının elini tuttu, "kaydıraka" diye, doğru yönde yürümeye başladı. Hatun yolu öğrenmiş meğer! Gittiğimizde bir şey yapmak istemedi, arabasıyla aralarından geçtik...ve eve döndük.

Maalesef günün sonu, Nurse Claire'in gelmesiyle, "dressing change" ve "iğne" ile son buldu. Nehir bu işlerden memnun olmadığını birkaç blok ev boyunca duyurdu.

Ben de her şey bittikten sonra, "Benim de hiç hoşuma gitmez, senin gibi bağırırdım" dedim. Güldü. "Dressing Change" işini biz yapmalıyız diyor Mahmut, haklı sanırım, güzel yapamıyor hemşire. Hastanede sadece bu işi yapan bir ekip var, ve onların yapışı çok daha iyi. Biz de daha iyi yapabiliriz-mişiz. Mış. Yapacağız. 

Bu arada açıklama...Salı günü veya sonraki günlerde, kan değerlerine bağlı olarak yapılacak olan, "stem cell collection" ilik nakli için Nehir'e verilecek olan Nehir'in iliğinin "toplanması". Ameliyat değil, diyaliz makinesi gibi bir makineye bağlanarak yapılacak-imiş. Daha büyük  çocukları "sedate " etmiyorlar, ama Nehir herhalde ihtiyaç duyacak. 




3 comments:

  1. Zeynep,

    I know you do not know me. I am Patti Braun, a friend of Ece's. I emailed you but am not sure if you received my email. I cannot read what this blog says so I hope I am not posting inappropriately. I am sorry to hear about your daughters medical issues. What is the prognosis? What is her doctors name and what hospital is she at in Houston? Has you searched online and asked all the appropriate questions and made a list of everything you want and need to know? It is very scary to be going through something as bad as you are going through but to be well informed helps. If you would like, I will call you if you want to give me your number. Lots of love and prayers coming your way.
    Patti Braun

    ReplyDelete
  2. Zeynep'cigim-son zamanlarda parktan ve pazardan verdigin bu gunluk havadisler aslinda sen farkina varmasan da o kadar "uplifting" ki, Houston'un "we-have-a-problem" sehri oldugunu neredeyse hepimiz unutacagiz:O) Saka bir yana,butun bu yasadiklariniz icinde (terapistinin dedigi gibi) disariya vurdugun hislerin,yazdiklarin senin asil ruh halini yansitiyor not the ones you keep bottled up or somehow that “choose” not to come out.
    Hande'nin dedigi gibi, "sesin" cok iyi geliyor su son gunlerde;bu gunluk notlari yazarken, seni her an yedigini (ama seni bitirmesine asla izin vermedigin) bildigimiz korkudan cok, belli bir huzur, umut ve de , "we wil deal with this one day at a time" kararini algiliyorum.That is the only way to battle this beast. Olayin “ “one-day-at-a-time”ligini unuttugun anda, fokusunu da kaybetme yolunda olabilirsin, Zeynep’cigim.. O yuzden concern’lerin-vermen gereken cok buyuk kararlar disinda-kelimenin tam anlamiyla sadece bugunu ve yarini kapsasin; kocaman daglari bir kerede delecegine, kostebekler gibi her gun desecegin deliklerin oteki ucuna gide gide, vadiyi as…(of be nasil vahimlesmis benim Turkcem, bu analogy’yi Ingilizce olarak, cok zor gunler, ay da yillar mi desem, gecirirken, “wise” mi wise bir arkadas! Yapmisti, tercuman olmak da birise yaramadi..)… her ne kadar cok kotu bir klise ile anlatsam da , I know that you get the picture, di mi arkadasim Sen kusuruma bakma ( Bu olay sana gecenlerde bahsettigim visualization ile ilgili.. gunleri atlayip da , aylara gecince, gelecekle ilgili endiselerin ister istemez daha belirgin imajlar olusturacaktir kafanda)

    Nehir'cigimin soyle, boyle yapraklari salina salina hisirdatmasini gozumde canlandiriyor gibiyim... (it helps that her friend Mark is just amazed and awed by both of these things and brings home a leaf for mama or baba, now and then..)Sincaplari beslerken ki sabrini, merakla bekleyisini de )... Ne kadar guclu ve curious! bir kizimizmis Nehir , asi demeden, kemo demeden, yorgunluk demeden her gun doga ile hasir nesir olmayi,yeni deneyimler yasamayi dort gozle bekliyor. I have heard other stories.. of kids .. sufferring from similar serious ailments...Hakikaten de tedavisinin bu asamasinda, (okuyucular, hepimiz aynalara ve kocamaaan nazar boncuklarina bakalim lutfen!) Nehir’cigin cocuklugunu yasayabildigi aktiviteleri yapabiliyor olmasi guzelden de ote, cok ama cok umut verici bir gelisme..Biliyo musun Zeynepcigim.. along with your diligent efforts, it is this natural, innate curiosity of Nehir that will keep her going for a long, loooooong time. Curiosity killed the cat, deyisini hangi despot ne amacla soylemis eskiden bilemiyorum ama insanlari gercekten motive eden , yasama tutunmasini saglayan seylerin basindda bu “Curiosity ‘ denenm meret geliyor…Zeynep’cigim, artik gec oldu, yazacaklarim, soyleyeceklerim bitmez benim- butun uhrevi gucler hepinizle birlikte olsun, herkese bol curiosity (!) li haftalar , hayatlar diliyorum..

    Nehir’I ve sizleri cok seviyoruz, ozluyoruz… Iyi geceler, East Coast…
    Sandra

    ReplyDelete
  3. Patti, you were right, I had not checked my e mail...sp I just wrote an e mail to you...

    ReplyDelete